BOŞANMA HALİNDE MAL PAYLAŞIMI NASIL OLUR?
Eşlerin boşanması halinde beraber sahip olduğu malların nasıl paylaşılacağı söz konusu olacaktır. Daha önceki yazılarımızda da belirttiğimiz üzere, eşler ayrıca bir sözleşme yapmadığı takdirde yasal mal rejimi, -2002 sonrası evliliklerde- edinilmiş mallara katılma rejimidir. Bu yazımız da edinilmiş mallara katılma rejimi doğrultusunda yapılacak mal paylaşımı hakkında hazırlanmıştır.
Eşler arasında evlilik birliği kapsamında bir mal birliği de söz konusudur. Edinilmiş mallara katılma rejiminde eşlerin evlilik birliği içerisinde elde ettiği mallar kural olarak eşlerin ortak malıdır ve mal rejimi sonlandığında da bu malların ortak şekilde paylaşılması gerekmektedir.
Boşanma halinde mal rejimi, boşanma davası tarihinden itibaren sona erer. Bu halde malların tasfiyesi ve taraflar arasında paylaşımı söz konusu olacaktır.
Malların paylaşımı yapılmasında öncelikle eşlerin kişisel malları ile edinilmiş mallar ayrılır. Paylaşmaya söz konusu olacak mallar, edinilmiş mallardır. Edinilmiş mallara, varsa “eşlerden birinin mal rejiminin sona ermesinden önceki bir yıl içinde diğer eşin rızası olmadan, olağan hediyeler dışında yaptığı karşılıksız kazandırmalar ve bir eşin mal rejiminin devamı süresince diğer eşin katılma alacağını azaltmak kastıyla yaptığı devirler” de eklenir.
Bir eşin kişisel mallara ilişkin borçları edinilmiş mallardan veya edinilmiş mallara ilişkin borçları kişisel mallarından ödenmiş ise, tasfiye sırasında denkleştirme istenebilir.
Bir mal kesiminden diğer kesimdeki malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına katkıda bulunulmuşsa, değer artması veya azalması durumunda denkleştirme, katkı oranına ve malın tasfiye zamanındaki değerine veya mal daha önce elden çıkarılmışsa hakkaniyete göre yapılır.
Eklenmeden ve denkleştirmeden elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere her eşin edinilmiş mallarının toplam değerinden bu mallara ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan miktara “artık değer” denmektedir.
Her eş veya mirasçıları, diğer eşe ait artık değerin yarısı üzerinde hak sahibi olurlar. Bu alacağa katılma alacağı denir.
Zina veya hayata kast nedeniyle boşanma halinde hakim, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebilir.
Eşlerden biri diğerine ait bir malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuşsa, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında alacak hakkına sahip olur ve bu alacak o malın tasfiye sırasındaki değerine göre hesaplanır; bir değer kaybı söz konusu olduğunda katkının başlangıçtaki değeri esas alınır. Buradaki alacağa ise değer artış payı denmektedir.
Dolayısıyla, boşanma halinde eş, yapılacak hesaplama neticesinde elde edilen mallar üzerinde katılma alacağı ve değer artış payı alacağına hak kazanır. Mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar, tasfiye anındaki değerleriyle hesaba katılırlar.
Yapılan hesap sonucu Mahkemece eşler arasında mal paylaşımına karar verilir. Katılma alacağı ve değer artış payı doğrudan eşya ya da para olarak ödenebilir.